Dedem der; Ay öte, yıl dolana, zamaneler kopup gele; Dağ otları tükene, diken kala; Tatlı dirlik tükene, dava ile savaş kala; Asıl beyler tükene, avam kala; Silintiler yıkıla, bir yerde oba ola; Derintiler yıkıla, bir yerde kentli ola; Bir kentte iki gühâ olsa, beş dahice daruğa ola; Onlar dahi birbirinin sözüne bitmeyeler; Ortalıkta bed nefs ile yalancının günü doğa; O günleri görmemişim ben, Dedem görmüş gibi söylerim; Yazı, kışı bilinmez yıllar ola; Kuvveti, gücü bilinmez eller ola; Yaylaklar kışlak ola, kışlaklar yaylak ola; Tat evi ile Türk evi bir araya komşu ola; Ağaç çanak, taş çanak birbirine karışık ola. Connect Prof © tarafından yayınlanmıştır.