Çocuklar sürekli yeni bir nesnenin adını, değişik bir olayın anlamını öğrenerek büyür. Karşılaştıkları
her nesnenin isminin başka, yaşadıkları her olayın ötekilerden farklı olması, onlara her seferinde
heyecan verir. Yetişkinlere gelince onlar, tıpkı eşyaların isimlerinin belli olması gibi hadiselerin
manalarının da sabit olduğu yanılgısına kapılmışlardır. Başlarından geçen bir olayın önceki
yaşadıklarından bağımsız, özel bir anlam taşıyor olduğu sırrından uzaklaşmışlardır.
Hâlbuki tecrübe ettiğimiz her hadise, zihnimize yeni bir bilinç durumu ekler. Bu sayede dünyamız
başka bir dünyaya dönüşmüş olur. İçinde bulunduğumuz âlemden çıkıp bir başkasına -yaşadığımız
yeni ruh hâli sayesinde- geçiş yaparız.
Musibetlerin sebep ve hikmetleri hakkında bilgi sahibi olmak, onlar karşısında daha dayanıklı
olmayı da beraberinde getirecektir. Yaşadığı sıkıntının bir hikmeti, kendisine özel bir mesajı
olduğunu düşünen biri, daha mukavemetli olacaktır. Yüce Allah’a daha çok sığınmak isteyecektir.
Kusur ve eksiklerini fark edip onları düzeltme yolunda gayret göstermeyi daha yoğun duygularla
isteyecektir. Anlamsız ve tesadüfi görülen bir acı, hafif bile olsa, insanı derinden sarsabilir. Şüphe
yok ki insan, anlam yükleyemediği bir acıya daha zor dayanır.
Ney kamışı vaktiyle yemyeşildi. Sulak toprakta dipdiriydi. Derken başından bazı maceralar geçmeye
başladı. Biçilerek götürüldüğü kuru bir yerde, güneş altında bütün rutubetini kaybetti. Başı ve ayağı
kesildi. İçi oyuldu. Bu olanlar yetmezmiş gibi bir de kızgın demirle pek çok yerinden delindi.
Nihayetinde gönüllere ulaşan manevi sedaların merkezlerinden biri oldu.
Üstadın Tesellisi kitabı, inleyen neylerden çıkan hikmetli nefeslerle gönülleri doyuruyor, kalpleri
aydınlatıyor. Yaşam sahnelerinin anlamını doğru yorumlayıp teselli bulmak isteyenlere rehberlik
ediyor.
ConnectProf © tarafından yayınlanmıştır.